Modern dünyada sıklıkla maruz kalınan paketli ve işlenmiş gıdalar, ağrı kesiciler, uyku düzensizlikleri ve stres, bağırsak florasının bozulmasına sebep oluyor.

Beslenme ve diyet uzmanları, bağırsak florasını sağlıklı ve güçlü tutma önerileri hakkında önemli bilgiler veriyor.

Bozulan flora birçok hastalığa neden oluyor

Bağırsakların düzgün çalışmasının insan sağlığı için ne derece önemli olduğu artık bilinen bir gerçektir. Günlük hayatta maruz kalınan etkiler bağırsak duvarını tahrip ederek başta immün, sindirim ve nöropsikiyatrik sistem olmak üzere pek çok probleme yol açmaktadır. İyi huylu bakterilerin sayısının azalması, bağırsak florasının bozulmasına ve hastalıkların artmasına neden olmaktadır. Kişi yaşamından bu etkenleri çıkararak; bağırsak florasının tahrip olmasına ve böylelikle sağlığının bozulmasına engel olabilmektedir.

Bu 8 temel etkenden uzak durun

  • İşlenmiş gıdalar: Her ne kadar üzerinde organik ibaresi görülse de paketli gıdalarda başta endüstriyel yağlar, früktoz şurubu ve gluten olmak üzere pek çok istenmeyen maddeye maruz kalınmaktadır. Sonuç olarak farkında olunmadan bağırsak florası tahrip edilmektedir. Bu nedenle paketli, işlenmiş gıdalardan uzak durmak gerekmektedir.
  • Tahıllar: İçeriğindeki glüten ve lektin nedeniyle tahıllarda uzak durulması gereken gıdalardandır.
  • GDO: Gıdaların üretiminde kullanılan glifosfat aynı zamanda antibakteriyel bir ajan olarak görev almakta ve vücuda GDO gıdalar alınması durumunda bağırsak florasındaki faydalı mikroorganizmaları yok etmektedir.
  • Ağrı kesiciler: Vücuttaki enfeksiyonla mücadele eden maddeleri baskılayarak çalışmaktadırlar. Bu nedenle kontrolsüz ağrı kesici kullanımı vücuttaki enfeksiyonu şiddetlendirmektedir.
  • Alkol: Vücuttan pek çok vitamin ve mineralin atılmasını şiddetlendiren alkol, aynı zamanda da toksin içermektedir. Bu nedenle de sindirim kanalı florasını tahrip etmektedir.
  • Antibiyotikler: Antibiyotikler mikroplarla birlikte faydalı mikroorganizmaları da öldürmektedir. Bu nedenle kontrolsüz antibiyotik kullanımı sakıncalıdır.
  • Kronik stres: Streste vücut için toksik etkiye sahiptir. Stresle ilişkili kortizol, DHEA gibi hormonların metabolizmalarındaki bozukluk vücuttaki enfeksiyonu şiddetlendirmektedir.
  • Az uyku: Günde 7-8 saatten az uyumak, kortizol düzeylerinin artmasına neden olmakta; vücudun parasempatik sinir sisteminden uzaklaşmasına yol açmaktadır. Bu durumda yine vücut enfeksiyona açık hale gelmektedir.

Bağırsak floranızı doğal olarak bu 5 stratejik taktikle onarın

  • Kemik Suyu

Bağırsak duvarının iyileşmesinde et-kemik sularının rolü çok büyüktür. Et-kemik suyunun yapısında bol miktarda bulunan jelatin, doğal yağlar, mineraller, vitaminler, proline, glutamin, glisin gibi aminoasitler bağırsak duvarının onarılmasında ve astar oluşumunda son derece önemlidir.

  • Ev Yapımı Yoğurt

En önemli probiyotik kaynaklarından biri ev yoğurdudur. Aynı zamanda probiyotik öğelerin yaşamasını sağlayan prebiyotik özellikte taşımasıyla bağırsak sağlığında en önemli öğelerin başında gelmektedir. İçerdiği “Lactobasillus” grubu ile ortamın pH dengesinin asit olarak kalmasını sağlamaktadır.

  • Fermente Sebze Saukraut, Turşu, Kvass

Yararlı bakteriler organik asitler üreterek bağırsak duvarında pH seviyesini 4.0-5.0 dolaylarına düşürmektedirler. Daha alkalin ortamları isteyen patojenik (kötü)  mikroplar, bu asidik ortamda rahatça üreyip gelişemezler. Fermente turşu K2 vitamini kaynağıdır. Pancar Kvass ise betain ve folat kaynağıdır.

  • Hindistan Cevizi Yağı

Hindistan cevizi hem orta zincirli yağ asidi içeriği nedeniyle bağırsak hastalıklarına iyi gelir hem de onarıcı özelliğe sahiptir. Ayrıca “Caprilik asit”  içeriği ile anti bakteriyel, anti viral ve anti fungal (mantar kovucu) özelliği bulunmaktadır.

  • Avokado, Tatlı Patates, Bal Kabağı, Kırmızı Pancar ve Yer Elması

Avokado içerdiği esansiyel yağ ve magnezyumun yanı sıra eşi bulunmaz bir posa kaynağıdır. 3 ay boyunca her gün yiyeceğiniz 100 gr avokadonun bağırsak onarıcı özelliği vardır. Kırmızı pancar, safra asidini uyararak kabızlığa çok iyi gelirken, yer elması ise içerdiği mannan şekeri ile antibakteriyel etkiye sahiptir.