Uşak Haber - Uşak’ta bir otelde düzenlenen kahvaltılı basın toplantısına; İYİ Parti Uşak İl Başkanı Naci Yıldırım, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz, Gür’ün avukatı Yasın Yavuz ve basın mensupları katıldı.

Düzenlediği basın toplantısında konuşan İYİ Parti Uşak Belediye Başkan Adayı Muhammet Gür, bazı medya kuruluşları tarafından Gazete ve imnternet haber siteleri aracılığı ile haber yapılmasına tepki gösterdi.  Hakkında hazırlanan iddianame ile ilgili içişleri bakanlığının soruturma izni vermedğini belirten Gür, izin verilmemesine rağmen hazırlanna biriddianamede birden fazla kişi ile bilikte adının geçtiğini belirterek, sözlerine şöye devam etti. “2009 yıllarındaki Belediye Başkan Yardımcılığım dönemimde “kamu kurum ve kuruluşlarının ihalesine fesat karıştırmak ve resmi belgede sahtecilik” suçlarından iddianame düzenlendiğinin ve yargılandığım iddialarının ileri sürüldüğünü, hatta basında bu iddianameye yer verildiğini üzüntü ile görmekteyim. Bu iddialarla ilgili olarak , devam eden yargılamayı etkilememe ilkelerine uygun olarak gerekli bilgileri sizlerle paylaşmak , kamuoyumuzu bilgilendirmek istiyorum. Hemen belirteyim ki, seçim öncesinde kasıtlı ve amaçlı olarak gerçeği yansıtmayan biraz sonraki açıklamalarımda sizin de göreceğiniz gibi, kişilik haklarıma saldırı oluşturacak gerçekle bağdaşmayan, iddialarla karşı karşıyayım. Öncelikle basında yer alan iddianameden söz etmek istiyorum. Uşak C. Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede tarafımla ilgili resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğime dair bir iddia ya da talep bulunmamaktadır.Yani resmi belgede sahtecilik suçundan zaten hiç yargılanmadım.Söz konusu iddianame benim açımdan belediye başkan yardımcılığım döneminde bana bağlı olmayan Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nün doğrudan temin usulüyle yapılan 10.850 TL ve 10.765 TL’lik alımları ile ilgilidir. Benim de dahil olduğum, bazı Belediye görevlileri hakkında ihaleye fesat karıştırmak suçundan böyle bir iddianame düzenlenmiş ise de; İddianame ile gönderilen dosyayı inceleyen Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesi hiç duruşma bile yapmadan, “ ihaleye fesat karıştırmak suçunun oluşabilmesi için, yasanın aradığı şartların oluşmadığı, tek, tek açıklanmak suretiyle ihaleye fesat karıştırmaktan söz edilemeyeceği “ ni belirterek, sözü edilen bu iddianamenin hukuka ve kanunlara uygun düzenlenmediğini tespit etmiştir. Daha sonra yapılan hukuki işlemler sonucunda, basında yer alan iddianamenin usül ve yasalarımıza uygun olmadığı Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2013/7 Esas 2013/6 Karar sayılı dosyasında da görüleceği üzere Yargıtay kararıyla kesin olarak ortaya çıkmıştır. Diğer yandan, şu konuya da değinmeden geçemeyeceğim. Geçmiş dönem, Belediye Başkanımız Mesut Apaydın, Belediye Meclisi üyeleri de dahil olmak üzere 78 kişi hakkında, İç İşleri Bakanlığı Müfettişliğince, ön soruşturma yürütülmüştür. Herkes hakkındaki iddialar değerlendirilmiş, benimle ve ilgili Belediye görevlileri hakkında, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasadan fiyat araştırması yapılarak temin edilebilmesinin mümkün olduğu bu nedenlerle ortada cezai sorumluluğu gerektiren herhangi bir eylem bulunmadığından “soruşturma izni verilmemesi ”ne, yani benim suç işlemediğime karar verilmiştir. Kararda ilgili kısımları sizlere biraz sonra dağıtacağım. Orada da göreceğiniz gibi, söz konusu bu kararın altında dönemin İçişleri Bakanı sayın Beşir Atalay’ın imzası bulunmaktadır. Uşak Belediye Başkanlığı Mahkemeye yazdığı yazısında Belediyenin hiçbir zararı olmadığını bildirmiştir. Değerli basın mensupları , sayın kamuoyu, sizlere sunduğum resmi belgeler ve bildirmiş olduğum dosyadan göreceğiniz gibi benim her şeyim hukuka uygundur. Hukuka aykırı hiçbir işlem yapmadığım açıkça ortadadır. Çarşaf, çarşaf yayınlanan ve medet umulan iddianamenin, hukuken hiçbir değerinin kalmadığını, bu açıklamalarımdan sonra siz de açıkça gördünüz. Tabi ki, ben bu karalama kampanyasına karşı kesinlikle sessiz kalmayacağım. Bu günden itibaren, hukuk mücadelesini başlatıyorum. Adil Yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçunu işleyenler, masumiyet karinesini göz ardı ederek kişilik haklarıma saldırıda bulunanlar, Türk Milleti adına karar veren yüce Türk Yargısı önünde bunun hesabını vereceklerdir. Ben bugüne kadar ne yaptımsa, Uşak’ımız için, Uşaklı hemşehrilerim için yaptım. Bundan sonra da yapacağım. Tüyü bitmedik yetimlerin hakkını korumak için mücadele ettim. Yine yılmadan mücadele edeceğim. Hep haktan ve hukuktan yana oldum. Çok değer verdiğim hakkı, hukuku yılmadan savunacağım. Uşak’ımızın sorunlarını bilmeyenler , hiçbir Projeleri olmayanlar, benim projelerimin Hemşehrilerimiz tarafından takdirle karşılandığını, bana vatandaşlarımız tarafından sahip çıkıldığını, insanlarımızın beni bağrına bastıklarını ve her gün grafiğimin yükseldiğini görünce, bu asılsız iddialarla yıpratacaklarını zannederek, böyle hukuk dışı yola sarılmaya çalıştılar. Ama açıkladığım gerçekler karşısında yanıldıklarını görecekler.Ne yaparlarsa yapsınlar, Muhammet Gür ve arkadaşlarının başarıların engelleyemeyeceklerdir. Seçimi kaybedeceğini anlayanlar, Uşak Halkının bana olan sevgisini görenler, seçim öncesi kafa karıştırmak amacıyla , çamur at, tutmazsa izi kalır mantığıyla, Hukuken usul ve yasalarımıza uygun düzenlenmediği, en yüksek Yargı makamlarınca tespit edilen ve hukuki hiçbir değeri bulunmayan iddianameyi gerçekmiş gibi , basında yayınlayanların, yayınlatanların nasıl bir telaş ve nasıl bir acz içinde olduklarını, sizlerin ve sayın Kamu oyunun takdirlerinize sunuyorum. Güneş balçıkla sıvanmayacaktır. Bu şer güçlerin, iftira ve karalama kampanyalarının üstesinden Sizlerin desteği, Yüce Allah’ın inayetiyle hep beraber geleceğimize inanıyor, hepinizi en derin saygılarımla selamlıyorum” dedi.