Uşak Valisi Salim Demir kazı alanında incelemelerde bulunarak bölge hakkında bilgi aldı.
Kurtarma kazısı sonrası açılan mezarlarda iskelet olmaması ise yöre insanının savaşta kaybettikleri yakınları için sembolik mezar yaptırmış olabileceğini ortaya koydu.
Uşak merkeze bağlı Kayağıl köyü yakınlarında sürdürülen çevre yolu çalışması sırasında Roma dönemine ait nekropol alanına rastlandı, bölgenin tescil edilmesinden sonra Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğü izniyle kurtarma kazısına başlatıldı, söz konusu alanda 53 sondaj yapılıp, 42 mezar açıldı.
2 bin yıllık nekropol (mezarlık) alanında şimdiye kadar ana kaya oyulmuş arkosollü, ana toprağa oyulmuş basit mezar ve tekne tipi olmak üzere 3 tip mezar bulunurken, çalışmalarda sıkça mezar hediyelerine rastlandığı öğrenildi.
Kazı bölgesinde incelemelerde bulunan Uşak Valisi Salim Demir yaptığı açıklamada; tarihisürce bakıldığında Uşak’ın egenin kalbi konumunda olduğunu belirtti.
Uşak Valisi Salim Demir “özellikle aracılığımız ile Türkiye kamuoyuna ve dünya kamuoyuna duyurmak istediğimiz bir mesajımız olarak şunu belirtmek istiyoruz. Uşak egenin kalbi durumunda bir yer dolayısı ile şu anda olduğu gibi tarihi süreçte de eski tarihlerde de aynı şekilde egedeki tüm yerleşim yerlerinin birbiriyle irtibatlı olduğunu ve Uşak’ın bunun merkezinde olduğunu biz iddia ediyoruz. Karun hazineleri Uşak’ta ama bunun yeterince duyurulduğunu da düşünmüyoruz. Duyurulmuşsa bile de daha da bir daha duyurulması gerekmekte. Hem spesifik anlamda şu anda bulunduğumuz kaya ve toprağa oyulmuş olan nekropollerin eski bir yerleşim yeri olduğunu Uşak antik kentinin mezarları olduğunu, malum çevre yolu çalışmaları sırasında buranın tarihi bazı dokusunun olduğu ortaya çıktı ve bunun üzerine gerekli çalışmalar yapıldı. Kültür varlıkları koruma kurulu izinleri ile ve genel müdürlüğün izinleri ile burada 2 ay süre ile kurtarma kazısı yapıldı. Şu anda onun raporları Kültür varlıkları koruma kuruluna sunuldu. Dolayısı ile buranın gelecek süreci ile ilgili kararları bu çıkacak kurul kararı ile netleşecek. Ancak göz başka bir şeye gerek bırakmıyor burada ciddi bir antik kentin mezarının olduğunu her şey gösteriyor. Roma dönemine ait olduğunu da özellikle vurgulamak istiyoruz. Bizim bundan önceki haftalarda da bir açıklamamı olmuştu. Orada su kenarlarında ki yerleşim yerleri itibari ile insan yaşantısının olduğu yerleşim yerlerinden olduğunu ve bununda 200 bin yıllık olduğunu yeniden bu vesile ile vurgulamak istiyoruz. Buranın da yaklaşık 2 bin yıllık olduğunu bulgular bize söylüyor” dedi.